ANA SAYFA RESİM (HTML)

reklam

site logo

AKP'NİN İKTİDARI KAYBETME KORKUSU

Referandumdan beri geçen süre içerisinde ; AKP'nin Referandumda söz verdiği sorunları çözemediği ve çözemeyeceği görülmektedir.
Son günlerde yandaş medyada, tartışmalar, sataşmalar, atışmalar diz boyu, nedenleri açık;

-AK  Partiden uzaklaştırılacak dokuz profile baktığımızda ses yükseltenlerin ve atışanların bu profillerle örtüştüğünü görmekteyiz
-Diğer taraftan, siyasi ve kripto fetocular için operasyon kapıda bir önemli nedende bu,
-Partiden ihraçlar, pasifize edilecekler, işinden olacaklar var,
-AK Partinin, düşündükleri ve hayal ettikleri şeyleri gerçekleştirmediği endişesi  içindeki  aşırı tutucuların memnuniyetsizliği,

İşte kavganın nedenleri özetle bunlar; bir yerde olaylar seyrinde gitmezse, beklentiler olmazsa, hayaller gerçekleşmezse…Panik ve Korku başlar.

Diğer Taraftan;
BOP'nin hedefindeki Türkiye, AKP Döneminde tamamen yanlış politika izlemiştir. İçte ve dışta Yurtta Sulh, Dünyada Sulh ekseninde yürütülen iç ve dış politikaları terk eden AKP, Ümmetçi bir politika izlediğini iddia ederek mezhepçi yaklaşımlı bir politika izlemiştir.

Ümmetçi bir politika izlemek BOP’nin Ilımlı İslam dayatmasıydı ve BOP'nin bir hedefiydi.
Bu yaklaşımlar hem  Dünyada ve üstelik de İslam Dünyasında karşılığını bulamamıştır.
3 saatte Şam'a gidip Emevi camisinde namaz kılacakken Suriye paramparça olarak, İsrail ve Büyük Ortadoğu Projesine hizmet edilmiş, üstelik Türkiye maddi ve manevi kayıplara uğramış, ilave güneyinde PPK/PYD Koridoru oluşmuştur.

Irak’daki gelişmeler ve Suriye'deki savaş ve gelişen durumlar sonucunda;
Binlerce insan ölmüş, meskun mahaller yerle bir olmuş, 5 milyondan fazla insan evinden/yurdundan olmuştur.Türkiye ise göçmen ülkesi olmanın yanı sıra; ekonomik, sosyal ve siyasi kayıplar yaşamıştır.

Üstelik; Mezhepçi ve duygusal yaklaşımlı bir dış politika ile Türkiye, İslam Dünyasında yalnız kalmış, içeride ise halkın arasında ayrışım yaratmış; Dünyada ise karşılık bulamadığı gibi içe kapanan bir Türkiye yaratılmıştır.

Gelinen noktada; Özellikle Suriye Politikası başta olmak üzere Dış Politikası tamamen iflas etmiştir.
Anketler Moral Bozuyor,AKP oylarında düşüş var, Kararsız seçmen sayısında artış var ve de kararsızların çoğu AKP seçmeni,15 yıldır iktidarı omuzlayan AKP'de parti oylarındaki olası düşüş ve en önemlisi kararsız seçmen kitlesindeki yükseliş dikkat çekici boyutlardadır.

Metal yorgunluğu söylemi; Erdoğan'ın partiye katılması parti tabanında sinerji yaratsa da, gelen anketler ve parti yönetimince hazırlanan raporlarda, 'teşkilatlarda ve belediyelerde gerekli karşılığı görmediği' sonucuna varıldı. İşte Erdoğan bu nedenle ilk kez yaz aylarında, parti örgütlerinde "metal yorgunluğu" olduğundan yakındı ve yorgun arkadaşlarını değiştireceğini açıkladı.

Kabinede dar kapsamlı revizyonun ardından 22 il başkanı istifa ettirildi.İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş’ın istifasının ardından Düzce Belediye Başkanı Mehmet Keleş de görevini bıraktı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, son MKYK toplantısından sonra İstanbul ve Düzce'nin ardından beklenen istifalar geldi. Beş ilin daha Belediye başkanları  2019’u beklemeden görevlerinden istifa ettiler. En son Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek'de istifa etmek zorunda kalmıştır.

Belediye Başkanlarının istifaya zorlanması; olumsuzluk ve başarısızlık içerisindeki AKP’nini düşüşünü durduramadı, aksine hızlandırdı.

Referandum ve Başkanlık Seçimlerinde MHP (Bahçeli)'nin desteği ile kıl payı geçen AKP, 31 Mart 2019 da yapılan Yerel Seçimlerde MHP'nin desteğine rağmen hezimete uğramış oy kaybı ile birçok Belediyeyi kaybetmiştir.

AKP Nereye?
Başta İstanbul ve Ankara olmak üzere Büyükşehir Belediyelerini CHP'nin kazanması, üstelik bazı Belediyeleri MHP'nin almasıyla AKP, büyük bir moral bozukluğu içine girmiştir.
Muhalif Kıpırdanmaların başladığı AKP'de, bu yenilginin ardından  muhalif sesler daha da yükselmeye başladı.

Başta Davutoğlu ve Babacan olmak üzere eleştiri dozları giderek artmaya başladı. Bazı Partililer ise AK Parti'yi kapatmalı, yepyeni bir parti kurmalı" söylemini bile dile getirmeye başladılar.

Önümüzdeki dönemde; Hem ittifakın iç dengesinde hem de genel olarak siyaset üretme açısından iktidarın zorlanacağı ve  her zamandan daha çok sıkışık bir politik alana geçeceği görülüyor.

Dolayısıyla da AKP’nin kendi içinde daha sonra belki daha geniş ittifakın tamamında bir yönetememe krizi sancısıyla başlayan sorunların artacağı endişeleri de var.
İstanbul’un kaybı ayrıca erken seçimi Türkiye’nin gündeminde tutması ve İstanbul Seçiminin tekrarlanması iç ve dış siyasette AKP'yi çok zor durumda bırakmış,ekonomiyi de olumsuz olarak etkilemiştir.

Erdoğan'dan Partisine: "Herkes bir yere savrulmaya başladı. Bu dava adamı olmak değil" açıklaması AKP'nin nasıl bir girdaba girdiğini göstermektedir.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eski metin yazarı ve eski AKP Ankara  Milletvekili Aydın Ünal, Twitter hesabından yaptığı açıklamalarda AK Parti'nin önündeki en büyük sorunun 'Pelikan yapılanması' olduğunu söyledi. Pelikan yapılanması, AKP'yi bölen olumsuzluk yaratan bir diğer etkendir.

AKP'nin İktidarı Kaybetme Korkusu Arttıkça, Daha Çok Hata yapmaya hırçınlaşmaya başladı. Freni boşalmış araç gibi her an yol kazası yapabilir.
-İktidarı Kaybetme Korkusu Gittikçe Artıyor.,
-AKP'den kopuşlar başladı,
-İç ve Dış Politika çok kötü yönetiliyor.,
-Ekonomi Kriz evresinde Maliye para bulmakta zorlanıyor,
-Tüm bunlara ilave olarak verdiği sözlerin hiçbirini yerine getiremedi,
-Hak-Hukuk-Adelet Konuları çok kötü durumda,
-Mahkemeler çoğu kararlarını Saraydan gelen talimatla alıyor,
-Her geçen gün her konuda AKP'ye Güven Kaybı Artıyor.

Bu arada; HDP'li Büyükşehir Belediyelerine kayyum atanması ve üstelik İstanbul ve Ankara için de kayyum konusunun birtakım iktidar çevreleri tarafından dillendirilmesi hem AKP'ye ve hemde Ülkemiz Demokrasisine zarar vermektedir.

Bu noktada, AKP Sandıktan çıkan sonucu Demokrasi gereği kabullenmek zorundadır. Egemenlik Kayıtsız Şartsız Milletindir.

Diğer taraftan; AKP’nin ihracını istediği ve ihraç edilmesi beklenen eski Başbakan Ahmet Davutoğlu, ekibiyle birlikte 13 Eylül 2019 iktidar partisinden istifa etti.

Davutoğlu'yla birlikte AKP'den ihraçları istenen eski vekiller Selçuk Özdağ, Ayhan Sefer Üstün ve Abdullah Başcı'nın yanı sıra AKP eski İstanbul İl Başkanı Selim Temurci de istifalarını açıkladı.
Ali Babacan ve Ahmet Davutoğlu'nun,yıl sonuna kadar yeni partiler kuracakları değerlendiriliyor.
Bu çerçevede; AKP ve MHP'de gerginlik artışı gözlemleniyor ve her iki partiden de  istifalarda artışlar görülüyor.

AKP ve MHP son iki ayda yaklaşık 60 bin üye kaybetti. Bu dönemde en büyük kaybı yaşayan AKP, 56 bin üyeden olurken, CHP ve İYİ Partinin üye sayıları artış gösterdi.

Sonuç olarak; Mevcut durum, dış ve iç politikadaki sorunlar, ekonomideki dar boğaz, işsizliğin her geçen gün artması, gerginlik politikası,  Üstelik, AKP içinde bu yıl sonuna kadar kurulacak partiler İç Siyaseti etkileyen ve ona yön veren en önemli etkenler olacaktır.

Bu kapsamda; Bir tarafta Cumhur İttifakı güç kaybetmeye devam ederken, diğer tarafta başta CHP olmak üzere Muhalefet partilerinin güç kazanacağını değerlendiriyorum.